Son dakika: MHP Genel Başkanı Bahçeli’den 6’lı masaya sert tepki: ABD’ye biri gidiyor biri geliyor

[ad_1]

Son dakika haberi… MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Manisa’da “2023’e Doğru: Aday Belli, Karar Net” mühim açıklamalarda bulunmuş oldu. Bahçeli, 6’lı masaya sert tepki göstererek, başta Kemal Kılıçdaroğlu olmak suretiyle, CHP ve İYİ Parti heyetlerinin ABD’ye gitmesini sert bir üslupla eleştirdi.

Bahçeli, partisince Manisa’daki Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen “2023’e Doğru: Aday Belli, Karar Net” başlıklı mitingde yapmış olduğu konuşmada, Şehzadeler kenti Manisa’da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Çevre il ve ilçelerden alana gelen vatandaşlara teşekkür eden Bahçeli, bu görkemli tabloyla iftihar ettiğini açıkladı.

Milletin hak ve hukukunu beraber savunacaklarını, devletin egemenlik haklarını beraberce koruyacaklarını özetleyen Bahçeli, “İstikbalin süper güç Türkiye’sine selamet içinde vasıl olabilmek için, 2023 yılı muazzez bir fırsattır. 2023, Türk tarihinin dönüm noktalarından birisidir. 2023 Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü yıl dönümüdür. Bununla beraber hem cumhurbaşkanı hem de 28. dönem milletvekilliği genel seçimlerinin yapılacağı sandık ve demokrasi yılıdır. Türkiye’ye tuzak kuranlar 2023’te alt edilecektir.” diye konuştu.

Manisalıların zalimler, hainler ve Türk düşmanlarından hesap soracağını, Cumhur İttifakı’na destek vereceğini, istikrardan ve Türkiye’nin büyümesinden yana karar vereceğini söyleyen Bahçeli, “Cumhurbaşkanı talibi bulabilmek için icazet yarışına girenler, gelsin Manisa’ya baksınlar. Baskınlar da görkemli coşkuyu görsünler. Koştura koştura ABD’de soluğu alan işbirlikçiler, şu imrenilecek coşku dalgasına kulak versinler. Türkiye’de bulamadıklarını yabancı ülkelerde arayanlar, terör örgütlerine destek, bölücülere payanda olanlar, ekmeğini yediği, havasını soluduğu vatanını gittikleri ülkelerde yakınma edenler, oldukca iyi bilsinler ki bizim adayımız belli ,kararımız nettir. Cumhurbaşkanı adayımız da Sayın Erdoğan’dır.” ifadelerini kullandı.

“2023 SEÇİMLERİ, TÜRKİYE’NİN KADERİNİ TAYİN EDECEKTİR”

Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrardan açık ara farkla cumhurbaşkanı seçilmesini, Cumhur İttifakı ve MHP grubunun TBMM’de daha kuvvetli yer almasını hedeflediklerini ifade ederek, “2023 seçimleri Türkiye’nin kaderini atama edecektir. Ya geleceğimiz zillete düşüp, heba ve heder olacaktır ya da cumhurun cesaret ve dirayetiyle tüm korkuluklar yıkılacak. Ya yurdum diyeceğiz ya da yokluğa mahkum olacağız. Ya bağımsızlık ve istikbal haklarımızdan vazgeçeceğiz ya da bu haklarımızla sonsuza kadar var olmanın yol haritasını belirleyeceğiz. Mandacılara, mayası ve meşrebi zehirli olanlara ya boyun eğeceğiz ya da önder ülke Türkiye’nin kapısını aralayacağız. Artık başka umar, başka seçenek kalmamıştır.” diye konuştu.

Millet İttifakı’nın Türkiye lehine söylem ve eylemler içinde olmadığını, makul bir hedefleri, akla yatkın bir projelerinin olmadığını korumak için çaba sarfeden Bahçeli, şu şekilde devam etti:

“Tek bildikleri aldatmadır, yalandır, talandır. Kimi cumhurbaşkanı talibi yapacakları belirsizdir. Seçim takvimi belli olunca adaylarını da açıklayacaklarmış. 1,5 senedir adayın kim olacağı tartışılıyor, fakat ortada aday yoktur. Medya, bu dipsiz ve sonuçsuz münakaşaya planlı bir oyun çerçevesinde ortam açıyor. Üstelik başarısız, basiretsiz, yetersiz, yetersiz, dahası hiçbir siyasal hikayesi yada müktesebatı olamayan isimlerle Sayın Erdoğan kıyaslanıyor, onunla bir tutuluyor. Kılıçdaroğlu meydan okuyor, sadece hala adayım diyemiyor, buna dili varmıyor. Malum belediye başkanlarını Sayın Erdoğan’la sürekli eş tutup ona rakip olarak gösteriyorlar. Bu bir FETÖ yöntemidir, ‘yenemiyorsan yıprat’ taktiğidir.

Ne var ki hemen hemen dış güçlerden bir aday adı, bununla ilgili izin ve yetki belgesi alamadıklarını söyleyemiyorlar. Zillet partilerinin peş peşe ABD’nin yolunu aşındırmaları boşuna değildir. Birisi geliyor, birisi gidiyor, adeta okyanus ötesinde nöbete giriyorlar. CHP Genel Başkanı, ABD’daki bir benzinlikte 8 saat hamburger yediğini ifade ederek şaibeli diyaloglarını örtbas etmeye kalkıyor. Derhal peşinden ABD’ye koşan İP heyetinden birisi de, ‘Biz ABD’ye hamburger yemeye gelmedik’ diyerek Kılıçdaroğlu’nu boşluğa düşürüyor, dalga geçiyor, nazire yapıyor. Bizi ilgilendiren ne yedikleri, iyi mi yemlendikleri, hangi benzinlikte gezdikleri, nerede düşüp kalktıkları değil, hangi gizli saklı pazarlıklara alet olduklarıdır. İktidar ruhsatını ABD’de almak için kuyruğa girenleri, Türk milleti sandığın başlangıcında bekleyecektir. Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı hususunda yönerge ve tembihat sırasına giren, bunu da hamburger, benzinlik ve festival bahanesiyle maskeleyen zillet ittifakının foyasını ortaya çıkaracak, çalımını bozacak, eğilmiş boyunlarının hesabını sormuş olacaktır büyük Türk milletidir.”

TÜRKİYE’Yİ YENEMEZLER”

Konuşmasında, Mithat Cemal Kuntay’ın “Eğilme” ve Mehmet Akif Ersoy’un “Zulmü Alkışlayamam” şiirlerini okuyan Bahçeli, CHP ve İYİ Parti yönetimlerinin, ABD’de Türkiye’nin aleyhinde konuştuklarını, emperyalizmin arkasına saklanıp Türkiye’yi taşladıklarını savundu.

Elkoyuculuk hesabına çalışan bir karşıcılık anlayışının bulunduğunu ileri devam eden Bahçeli, “Oldukça açıktır ki zillet ittifakı Türkiye’nin karşısındaki mihraktır. Zillet ittifakı Türkiye’nin ayağına vurulmak istenen küflü prangadır.” ifadelerini kullandı.

Bahçeli, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Türkiye’de iktidarın yolu, yabancı başkentlerden geçmez, geçemez. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Milletin üstünde bir güç ve kudretten de bahsedilemez. Zillet ittifakının siyaseti sömürgeleşmiş bir siyasettir. Zillet ittifakının siyaseti teslimiyetçiliğin lobi faaliyetidir. Bunlardan hayır gelmez. Şundan dolayı zilletin sonu yoktur. Kılıçdaroğlu ne yapsa nafiledir; İP’ciler, Ilaç’cılar, Serokçular, oncular buncular, bilumum sol ve bölücü mihraklar neyle uğraşsa beyhudedir, Türk milletini geçemezler, Türkiye’yi yenemezler, Manisa’ya kast edemezler. Yemeni allıydı, dört yanı telliydi, bunların öyleki olacağı ta başından belliydi. Akı kürekle atıp, karayı dirhemle satanlara milletimizin sırtı dönüktür. Zillet ittifakının yapacağı tek şey handa yiyip, kumda oynamak, sonrasında da çöp olmaktır.”

Bahçeli, yapmış olduğu konuşmada, İngiltere’den Hollanda’ya, Almanya’dan Belçika’ya, Bulgaristan’dan Çekya’ya birçok ülkede parlamenter sistem kaynaklı krizler yaşandığına dikkat çekti.

İngiltere’de neredeyse haftada bir başbakan değiştiğini kaydeden Bahçeli, “Şu trajikomik duruma bakınız ki bu ülkede başbakanların vazife süreleri marulun bozulma süresiyle karşılaştırma edilmektedir. Hükümetler yıkılıp siyasal anlaşmazlıklar derinleşmektedir. Türkiye’de ise Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle siyasal istikrar hamdolsun kurumsallaşmıştır. Koalisyonlar devri kapanmıştır, fakat zillet ittifakı yeniden bu solmuş ve sararmış sayfayı açmanın izini sürer. Hükümet buhranları bitmiştir, fakat zillet ittifakı bir kez daha söz mevzusu bunalım dönemlerini yeşertmenin gayretindedir.” dedi.

Çevredeki ülkelerin siyasal istikrasızlıklara mahkum olmuşken, Türkiye’nin refah ve istikrar adası şeklinde sivrildiğini, bu sistemin başarısının yarım kalmaması icap ettiğini ifade eden Bahçeli, 2023 yılıyla beraber Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ikinci dönemine geçileceğini dile getirdi.

Parlamenter sistemin Türkiye şartlarında miadını doldurduğunu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ise yönetim hayatına kalıcı bir nefes, kuvvetli bir irade, etkin ve süratli karar alma mekanizması kazandırdığını söyleyen Bahçeli, “Bu yeni sistem, ertelenemez ulusal ihtiyacın ve kalım hassasiyetinin ortak akılla birleşmesinden dünyaya gelen ve doğrulmuştur. 6+1 formatlı masanın kuru gürültüsü tamamıyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne karşıcılık üstüne bina edilmiştir. Kısaca etki-tepki üstüne şekillenmiş reaksiyoner bir sistem teklifi karşımızdadır. Zillet ittifakı şuursuzdur, derin bir gaflet çukurundadır.” ifadelerini kullandı.

“BARIŞSEVER OLMAK İNSANLIĞIN YÜKSEK BİR SEVİYESİDİR”

Bahçeli konuşmasında Gazi Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk’ün “Dünyanın falan yerinde bir hastalık var ise ‘bana ne’ dememeliyiz. Bu şekilde bir hastalık var ise tıpkı kendi aramızda olmuş şeklinde onunla alakadar olmalıyız.” sözlerini hatırlatarak Kılıçdaroğlu’nun, ‘Ne işimiz var Suriye’de, ne arıyoruz Libya’da, ne yapıyoruz Irak’ta’ sözlerinin bizatihi Mustafa Kemal Atatürk’le taban tabana zıt bulunduğunu, bütünüyle çeliştiğini öne sürdü.

Türkiye’nin dost çemberini genişleterek barışın tarafı olma yönünde hareket etmesi icap ettiğini dile getiren Bahçeli, “Cumhuriyet’in kurum döneminden beridir Türkiye’nin güvenlik politikaları barışla daima birlikte ele alınmış, beraber değerlendirilmiştir. Barışsever olmak insanlığın yüksek bir seviyesidir. Geniş dünya görüşüne dayanan dış siyaset kapsamında dış ilişkiler ve diyalog adımlarıyla çözemeyeceğimiz hiçbir probleminin olamayacağını bir an olsun hatırımızdan çıkarmamalıyız. Eğer ulusal bağımsızlığımızı korumak için kahramanca bir savaşım gerekiyorsa bu suretle güle oynaya vatanımızı, namusumuzu, bayrağımızı, ulusal haklarımızı savunuruz.”

“PKK’NIN İFTİRASINA SARILIP ŞEREFLİ TÜRK ASKERİNİ SUÇLAYAN KİM VARSA TERÖRİSTTİR”

Terör örgütü PKK tarafınca Türk Silahlı Kuvvetlerinin kimyasal tabanca kullandığı yönündeki iftiraların tedavüle sokulduğuna işaret eden Bahçeli, şu şekilde konuştu:

“Kahramanlarımız Pençe-Kilit Harekatı’yla girilemez denilen bölgelere girince, Zap denetim altına alınınca terör örgütü PKK, Türk askerinin kimyasal tabanca kullandığını alçakça tedavüle sokmuştur. Biliyoruz ki her hain korkaktır, yalancıdır, hainden dürüstlük de beklenmeyecektir. Terör örgütünün son çırpınışları vahim yalanlarla örtülmek istenmektedir. PKK’nın namussuz iftirasına ilkin CHP’li bir milletvekilinden destek gelmiştir. Peşinden HDP’li bir milletvekili Türkiye’yi soykırım yapmakla suçlamıştır. Derhal akabinde Türk Tabipleri Birliği Başkanı PKK’nın safına girmiş ve aynen demiştir ki: ‘Açık ki, sinir sistemini tutan toksik-zehirli kimyasal gazlardan biri kullanılmış durumda.’ Sonrasında tepkiler çığ şeklinde yükselince ‘öyleki bir şey demedim ki ben’ sözleriyle kıvırmış, çark etmiştir. Ilk olarak şunu ifade etmeliyim ki, bölücü terör örgütü PKK’nın iftirasına sarılıp şerefli Türk askerini suçlayan kim var ise teröristtir, şerefsizdir, haindir, suçludur, dökülen şehit kanlarının vebali onların üstündedir.”

Türkiye’yi soykırımcılıkla suçlayan bir milletvekilinin TBMM’de yerinin olamayacağını vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti:

“PKK’nın kara propagandasına nefes olan milletvekillerinin Gazi Meclis’in çatısı altında olmaları tamamımız adına yıkımdır. Bu bölücü serserilerin derhal TBMM’den atılarak mahkemeye çıkarılması şarttır, namus borcudur. Onların talebesi olmakla övünenlerin de hesabı sorulmalıdır. Türk Tabipleri Birliği’nin kapatılması, başkanının da karşılık ödemesi haktır, hukuktur, devlet ve millet onurunun ertelenemez sorumluluğudur. Bunlara diyoruz ki haram olsun, koşul olsun, yaptıklarınız boğazınıza koca bir dert olsun. Yurt içinde ve yurt haricinde teröristlerle kahramanca savaşım edilirken dibimize kadar yanaşmış teröristlere tahammül edemeyiz, sabır gösteremeyiz, bunların provokasyonlarını alttan alamayız. İp inceldiği yerden kopar. Teröriste acıma vatana ihanettir. Zulme sessizlik mazluma hakarettir.”

MHP’nin daima Türkiye, Türk milleti ve Türk askerinin yanında bulunduğunu vurgulayan Bahçeli, herkesi tam bağımsız önder ülke Türkiye’de kucaklaşmaya çağrı ettiklerini sözlerine ekledi. (AA)

ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ